
İnfluencer kavramı nedir?
Hayatımıza ne zaman girdi ve üzerimizde nasıl bir etkisi var?
Bu yazımızda cevap
bulmaya çalışacağımız üzerine kısa bir değerlendirme yapacağımız kavram
başlıkları başlıca bunlardır.
İnfluencer sosyal medya
üzerinde kendisine kitle yaratmış, aldığı kararlar ile bu kitlelerin gündelik
yaşamda ki davranışlarını etkileyen, onların karar verme mekanizması üzerinde
etkileri olan kişilerdir. İnfluencerı karar verme mekanizmasında etkisi olan
ünlü kavramından ayıran fark kısmen ulaşılabilir olmalarıdır. Azınlık grubuna
dahil olan ünlüler ile kitleleri arasında bir mesafe vardır. Kitlelerin
sevdikleri, hayranlık duydukları ünlülere ulaşmasının yolu konserlerine gitmek
(albümlerini satın almak), oynadıkları filmlere bilet almak veya televizyon
karşısında dizileri takip etmekti. Ünlülerle kitleleri (hayran grupları)
arasında fiziksel olarak bir mesafe aynı zamanda onları kitlelerinden ayıran
temel bir özellik vardı. Bu özellik ‘yetenek’ olarak adlandırdığımız onları
çoğunluktan farklı kılan doğuştan gelen şanstı. Teknolojinin
ilerlemesi, toplumun teknolojiye dolayısıyla sosyal medyaya ulaşımın ucuzlaşıp
(ücretsiz), kolaylaşması ile beraber sosyal medya kendisine yeni ünlüler
yaratmaya başlamıştır. Üstelik bu ünlüler çoğunluktan farklı değildi
bireysel bir yetenek gerektirmiyordu.
Sesinizin çok güzel olmasına veya son
derece başarılı bir taklit ustası olmanıza gerek yoktu. Öyle ki ne kadar
topluma yakın biriyseniz başarılı olmanız o kadar kolaydı. İnfluencerlar youtube
ve instagram başta olmak üzere ürettikleri içerikler ile (Ürün deneme, Travel,
Makyaj, Oyun vb.) takipçilerini arttırarak kendilerine bir hayran grubu
yaratmaktadırlar. Bu hayran grupları istedikleri an bir tık uzaklarında ki
influencere mesaj atabilir, canlı yayınlar üzerinden sohbet edebilir,
fikirlerini yorumlarda dile getirebilirler. En önemlisi influencer kavramının
hayran kitlesine verdiği umuttur.

Hepimiz bir gün
influencer olabiliriz
Bu umudun sürekli olarak
dile getiriliyor olması hayran grupları (takipçi kitlesi) üzerinde hem bir
bağlılık hem de bir rekabet ortamı yaratmaktadır. İnstagramda paylaşılan bir
gönderinin altına olumlu yorum yazarken birkaç saat sonra paylaşılan yeni gönderinin
altına nefret kusabilir.
Alım gücünün azalması ve
çalışma saatlerinin artması sosyalleşme (eğlence) ihtiyacının giderilmesi
üzerinde etkilere neden olmuştur. Bireylerin mesai saatlerinin uzunluğu ile
mekan değiştirmesi, konsere, tiyatro vb. sosyal etkinliklere katılımının
olanaksızlaşmasıyla beraber mekan değiştirmesine ve bir ücret ödemesine gerek
kalmadan bulundukları yerden influencerları izleyerek eğlence ihtiyaçlarını
gidermeye başlamışlardır. Öyle ki youtube üzerinden 2010 yılında içerik üretmeye
başlayan bir kişinin bugün instagram üzerinden milyonlarca takipçisi var. Bu
noktada markalar milyonlarca liraya mal olan reklam anlaşmalarındansa çok daha
ucuza üstelik 5-10 yıl sonra esas hale gelecek tüketim gruplarına
ulaşabileceğini fark etti. Ürünlerini influencerlara göndererek
değerlendirmelerini, yorumlarında bahsetmelerini isteyerek ilk adımı atmış
oldular. Örneğin youtube kanalında makyaj videoları çeken bir influencer Mac
markasının allığını kullanıp ne kadar memnun kaldığından bahsettiğinde
tüketiciler ertesi gün o ürünü reyonlardan hızla tüketmeye başlıyor. Ülkemizde
popüler olmayan hatta çoğu kişinin haberdar olmadığı bir markayı ele alalım
Bobbi Brown.
Bir youtuber, ürünleri
arasında bu markaya yer vermeye başladığında birden popüler hale gelip iyi bir
makyajın vazgeçilmezi oldu. Aynı kişi aynı markadan memnun kalmadığını dile
getirdiğinde yine hızlı bir düşüş yaşayarak satışları sekteye uğradı. Bu olaydan
ders çıkaran yalnızca markalar değil influencerlarda oldu. Öncelikle markalar
influencerların takipçi güçlerini kabul edip onlarla iyi geçinmeleri
gerektiğini fark etti. İnfluencerlar ise takipçileriyle aralarında ne kadar
sağlam bir bağ kurarlarsa ellerinde ki gücün aynı boyutta artacağını fark etti.
Bunun üzerine ürettikleri içerikleri takipçilerinin isteklerine göre
şekillendirip sunmaya başladılar. Kullandıkları dili değiştirip içeriklerinde
takipçilerinin hoşlandıkları, dikkatlerini çektikleri konular üzerinden sohbet
etmeye başladılar. Ortak yayınlar yaparak takipçi birleştirip zor zamanlarda
birbirlerine destek oldular. Sosyal medya üzerinde oldukça yaygın olan linç
kavramına hep birlikte savaş açıp aynı zamanda memnun kalmadıkları durumlarda
bu linç kültürünü kullanarak bir hegemonya yarattılar. Bu güç tüketiciler
üzerinde satın alma davranışını etkilemeye başlamıştır. Tüketici ürünü satın
almadan önce takip ettiği influencerın ürün hakkında ki yorumlarını dikkate
alarak karar vermektedir. Teknoloji, moda, yiyecek-içecek, oturulacak yerler ve
gezilecek mekanlar influencerların görüş ve deneyimlerine göre şekillenmeye
başladı. Öyle ki sokağa çıktığımızda 14-18 yaş aralığındaki gençler aynı tip
giyinmeye, aynı şarkıları dinlemeye ve hatta tek bir kültürü yansıtmaya
başladı. İnfluencerlar ile beraber alt kültürler azalıp yalnızca Amerikanvari
bir kültür yaygınlaşmıştır. Herkes farklı görünmeye çalışırken farkında olmadan
tekdüze bir kitle yığınına dönüşmüştür. Çünkü sosyal medya üzerinden kitleler
kendilerini filtrelerin büyüsüne kaptırıp kaliteli kıyafetlerle fotoğraf
çekmeye başlamıştır. Kendisini anı yaşamaktansa onu kaydedip göstermeye
(yayınlamaya) adamıştır. Tek tipleşmenin nedeniyse influencerların ilham
kaynağının Amerikan popülizmi olmasıdır. İşte elimizde yepyeni bir büyülenme
var.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönderme